Cumhurbaşkanı Anastasiadis, bugün Lefkoşa’da yapılan 8. 3lü zirve toplantısında, Kıbrıs Cumhuriyeti, Yunanistan ve Mısır’ın, Türkiye’nin devam eden ve bölgedeki istikrarı,

Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Kıbrıs pasaportlarıyla ilgili skandala karışması durumunda, sorumluluklarını üstleneceğini ve istifa edeceğini söyledi.

Türk araştırma gemisi Oruç Reis, dün Meis adasının çok yakınına giderek, Yunan silahlı kuvvetlerini alarma geçirdi.

Kıbrıs’taki özgür bölgelerde tespit edilen vaka sayısında yine artış yaşandı.

Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Yunanistan Başbakanı Kiriakos Mitsotakis’i kabul ederek, Doğu Akdeniz bölgesinde yaşananlar nedeniyle 3lü görüşmenin önemine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Mısırlı mevkidaşı Abdülfettah el Sisi ile bir araya gelerek, yeni üçlü görüşmenin, Doğu Akdeniz bölgesi için kritik olan bir dönemde yapıldığını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Mısırlı mevkidaşı Abdülfettah el Sisi ile bir araya gelerek, yeni üçlü görüşmenin, Doğu Akdeniz bölgesi için kritik olan bir dönemde yapıldığını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Anastasiadis, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Yunanistan Başbakanı Kiriakos Mitsotakis’i kabul ederek, Doğu Akdeniz bölgesinde yaşananlar nedeniyle 3lü görüşmenin önemine vurgu yaptı.

Alithia gazetesi

Başlık Kıbrıs Rum tarafının Tatarları,

Kaleme alan Pambos Haralambus

EDEK başkanı Marinos Sizopulos dün yaptığı açıklamalarda Kıbrıs Türk toplumunda Pazar günü yapılan seçimlerin sonucunun, ilk ve belirleyici rolün Ankara’ya ait olduğunu kanıtladığını ifade etti. Sizopulos bunu şöyle açıkladı: bu yasadışı seçimler Kıbrıslı Türklerin temsilcisinin seçilmesini değil 1974'ten beri Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarını elinde tutan Türkiye'nin temsilcisinin belirlenmesini hedefliyordu. Buna benzer bir analiz yapan DİKO başkanı Nikolas Papadopulos da hiçbir Kıbrıslı Türk siyasetçinin Kıbrıs sorunundaki gelişmeleri belirlemediği sonucuna varıyor, “aksine Türkiye’nin işgal altındaki bölgedeki belirleyici rolü ve tam kontrolü bir kez daha kanıtlamıştır“ diyordu. Elbette ELAM da ve özellikle de merkezdeki partilerin kaymak tabakasını temsil eden Dayanışma hareketi de değerlendirmelerinde aynı basit sonuçlara vardılar. Kahve sohbetlerinde en sık rastlanan cümleyle söyleyecek olursak eğer: Ha Tatar, ha Akıncı. Hepsinin soyu sopu bir.
Mustafa Akıncı geçen geçen Ocak ayında, Tatar’a yenildiği seçimlere adaylığını açıklarken "iki toplum arasındaki görüş ayrılıklarının Kıbrıs'ta gitgide derinleştiğini” söylemiş ve “federasyon çözümü sağlanmadığı takdirde adanın kalıcı bölünme riskiyle karşı karşıya olduğu” konusunda uyarmıştı. "Acele etmeliyiz. Onca yıldan sonra bir dönüm noktasına vardık” demişti. "Federal bir çatı altında birleşme çözümünü sağlayamazsak, Kıbrıs'ın kuzeyi Ankara'ya daha bağımlı hale gelecek ve fiilen bir Türk ili olacaktır" demişti. Türkiye’ye bağımlılığa ve adanın ilhakına savaş açan bir Akıncı’nın sırf Akıncı’nın bu görüşleri nedeniyle Ankara tarafından dayatılan bir Tatar’la aynı şey olmadığını anlamak çok mu zor? Akıncı'nın, Ankara’nın temsilcisi olmadığı için Türkiye tarafından altının oyulduğunu anlamak çok mu zor? Taksime direnen, federasyonu savunan bir liderin “onlar orda biz burda” politikası güden bir liderden farklı bir şey olduğunu kavramak çok mu zor? Hayır bir kimsenin bunu anlaması zor değil. Ama kabul etmesi olması zor tabi. Kıbrıs Rum tarafının Tatarları bunu nasıl kabul etsin ki?

Bugünkü bütün gazetelerin ana haberleri altın pasaportlarla ilgili gelişmelere ayrılmış.
Alithia gazetesiyle başlayalım.
***
Altın pasaportlar konusunda Kıbrıs’a karşı ikili Avrupa cephesi – Yurttaşlık verilmesine tepkiler Alithia’nın ana haberinin başlıklarını oluşturuyor
Haberde şöyle yazıyor:
Kıbrıs yurttaşlık verme konusunda iki cepheyle karşı karşıya kaldı. Bir: Komisyon dün Kıbrıs ve Malta’ya ihlal sürecini başlattığını resmi olarak açıkladı. Komisyon iki ülkeye altın pasaport adıyla tanınan yurttaşlık verme programlarıyla ilgili mektuplar gönderdi. Avrupa Komisyonunun suçlamaları ağır. Bunlardan bir tanesi ülkeyle gerçek bağ bulundurmadan para veya yatırım yapma karşılığında “yurttaşlık verilmesiyle AB yurttaşlığı kavramına zarar verilmesi”. Kıbrıs ve Malta’ya suçlamalara cevap vermeleri için iki aylık süre tanındı. Cevaplar tatmin edici olmadığı takdirde Avrupa Komisyonu bu konuda gerekçelendirilmiş görüş belirtebilecek. İkinci cephe: Yarın Avrupa parlamentosunda altın pasaportlar konusu görüşülmeye başlıyor. Kıbrıs Avrupa Parlamentosunda “Suçlulara pasaport ve vize satma yoluyla güvenliği tehdit etmekle” suçlanacak.
***
Filelefteros gazetesi de ana haber olarak aynı konuyu veriyor.
Ana haberin başlıkları şöyle:
Komisyon konuyu netleştirdi – Avrupa Birliği yurttaşlığının satılmasının devamına izin vermeyeceğini bildirdi – Şilluris skandalı Brüksel’i altın pasaportlar işletmesini kapatmaya zorluyor
Haberde şöyle yazıyor:
AB dünkü kararıyla özünde bu tür programlara bundan böyle izin vermeyeceğini duyurdu. Böylece Kıbrıs’ta ve başka ülkelerde benzeri yönelimlere sahip programları geri getirme planları yapanların önünü kesti. Avrupa Komisyonu temsilcisi Kristian Vigant gelecekte hiçbir ülke, hedefi özünde AB yurttaşlığının satılması olan programlar bulunduramayacak.
***
Politis gazetesinin aynı konudaki ana haberinin başlıkları şöyle:.
Pasaport tüccarları AB yasalarını ihlal ettiler – Uyarılara ve uluslararası alanda rezil olmasına rağmen Kıbrıs uslanmıyor.
Kıbrıs ve Malta karşısında sabrı tükenen Avrupa Komisyonu Avrupa mahkemesine giden yolun sürecini başlattı
“Avrupa değerlerinin satışı” pratiklerine vurgu yapılmasına rağmen yeni altın pasaport alma ve istisnai pasaport başvuruları yağmuru
El Cezire’nin videosu ve Dimitris Şilluris ile Hristakis Covanis’in cezai suç işledikleri konusunda soruşturmalar.
***
Haravgi gazetesi de ana haberini şu başlıklarla veriyor.
Cumhurbaşkanı 2019’da hedef edildiğini söylüyordu, ya bugün? – Komisyon Hükümetin pratiklerine yönelik yıldırımlar saçıyor – Rezalet yarın Avrupa Parlamentosunda – Pisliklerini örtmek amacıyla, soruşturma yapılmasını reddediyorlar
Gazete ön sayfasında haberi şöyle özetliyor:
Komisyon yatırım programının “Avrupa yurttaşlığı kavramının bütünselliğine zarar verdiğine vurgu yaparak hem önceki yıllardaki hem de bugünkü uygulamalara dair ağır eleştiriler yöneltti.
***
Sd gazetelerin diğer haberlerinden bazılarına geçelim:
Haravgi gazetesi:
- Koronavirüsün yayılması kontrol dışı – Dün 152 yeni vaka daha saptandı
Dün yapılan toplam 4410 korona virüs testi sonucunda 152 yeni vaka tespit edildi.
Şu anda Mağusa Hastanesinde 20 korona virüs hastası tedavi görüyor. Bunlardan bir tanesi yoğun tedavi biriminde. Lefkoşa Hastanesinde ise iki hasta solunum cihazına bağlı olarak iki hasta da Covid 19 koğuşunda tedavi görüyor.
- Resmi olmayan beşli ön anlaşma görüşmesi – Araştırma istişarelerine muhtemelen Lut’la başlanacak
BM GS’nin Kıbrıs Türk toplumundaki seçimlerden hemen sonra insiyatifini başlatması niyetinin açıklanmasına rağmen süreç henüz başlamadı gibi görünüyor. New York’tan ve yerli diplomatik kaynaklardan elde edilen bilgilere göre BMGS büyük olasılıkla tarafların Kran Montana’da kalındığı yerden ve Guteres’in 6 noktasının kabulüyle başlaması konusunda hemfikir olduklarını belirteceklerinden emin olmak istiyor. Dolayısıyla başlangıç hazırlıklarına Ceyn Hol Lut’un da gerek uzaktan gerek yerinde görüşmelerle katılması olası. Bu aşamada korkulan nokta taraflardan herhangi birinin Guteres çerçevesine engel ve gerekçelerle karşı çıkılması ki bu durumda da GS insiyatifini daha başlatmadan sona erdirecek.
ASTRA radyosunun New York muhabiri dün “BMGS’nin müzakerelerde bir sürecin kapanıp yeni bir sürecin başlaması” yoluna gidebileceğini bildirdi. Bu fikir Güvenlik Konseyi’nin bölgede gerginliğin düşürülmesine öncelik verilmesi niyetinden doğuyor. Dolayısıyla Kıbrıs sorununa çözüm bulma çabaları ilerlemeyecek gibi göründüğü takdirde deniz bölgeleri meselelerine çözüm formülleri bulma yoluna gidilmesi olası.
- Kıbrıs sorununun çözümü herkesin yararına olur – Mitsotakis – Conson görüşmesinde Kıbrıs sorunu da ele alındı
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Mitsotakis dün Britanya Başbakanı Boris Conson ile bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşmede iki ülkenin korona virüsle mücadele çabaları ve virüs aşısının bulunması olasılığının görüşülmesinin yanısıra Birleşik Krallık’ın Brexit sonrası Avrupa Birliği’yle ilişkileri ve karşılıklı yararlı olacak bir anlaşmanın bulunması konuları da ele alındı.
Yunanistan’ın yaptığı açıklamaya göre Yunan Başbakanı, Boris Conson’a Türkiye’nin tavrının Doğu Akdeniz bölgesinde yarattığı sorunları anlattı ve Yunanistan’ın deniz bölgelerinin belirlenmesi konusunda diyaloğa hazır olduğunu yineledi.
Görüşmede Kıbrıs sorunu da ele alındı ve Kıbrıs Türk toplumundaki gelişmelerden sonra sorunun perspektiflerine değinildi. Kıbrıs sorununun çözümünün herkes için yararlı olacağı vurgulandı.
Bu arada Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da Almanya, İtalya ve İspanya’daki muadillerine birer mektup göndererek Türkiye’ye askeri donanım ihracatının durdurulmasını istedi.
- Haravgi’den aktaracağımız son bir haber yine Yunanistan’dan.
Yunanistan Türkiye – Avrupa Birliği gümrük birliğinin askıya alınmasını istedi
Yunanistan Türkiye-AB gümrük birliğinin askıya alınması konusunu gündeme getirdi. Dışişleri Bakanı Nikos Dendias Genişleme Komiseri Oliver Varheli’ye gönderdiği bir mektupla Türkiye’nin öngörülmeyen gümrük vergileri, hukuki ve eşdeğer önlemlerle AB-Türkiye gümrük anlaşmasını tek taraflı ihlallerine devam ettiğini bildirdi.
Yunanlı Bakan Avrupa Birliğinden bu konuda önlem alınmasını istedi.
Bu arada Politis gazetesi de aynı konudaki haberinde şöyle yazıyor:
AB-Türkiye Gümrük Birliği baskı aracı
Atina Türk tahriklerini püskürtmek amacıyla gümrük birliği silahını kullanmaya karar verdi. Bunun yanısıra Ankara’ya silah ambargosu uygulanmasını istedi. Atina ile Lefkoşa dün bu konuda yapılması programlanan AB-Türkiye karma komisyonunun toplantısını bloke etti.
***
Alithia gazetesinden bazı haberlerle devam ediyoruz:
- Guteres beşli konferans niyetine bağlı kaldığını açıklarken ve Borel’le Fereira federasyon zemininde müzakere isterken Tatar ilk bombasını patlattı. Tatar federasyondan başka çözüm modellerinin de ele alınması gerektiğini söyledi. Guteres resmi olmayan 5+1 toplantısı çağrısı yapma olanaklarını araştırmaya bağlı kaldığını bildirdi ve iki tarafla tüm ilgili tarafları tek yönlü hareketlerden uzak durmaya çağırdı.
- Hâlâ hatanın nerde olduğunu arıyorlar – 8 sorunlu katarakt ameliyatının yapıldığı özel hastanenin yeterlilik konusu da soruşturma altında
Katarakt ameliyatı olduktan sonra mikrop kaparak komplikasyonlar gösteren 8 hastanın durumunun hâlâ çok ciddi olduğu bildirildi.
Ve son haberimiz de Filelefteros'tan
- Britanyalı emlakçı tespit edildi ve konuştu – Şilluris gate skandalında önemli gelişme soruşturmanın yolunu açıyor
Cyprus Paper ve El Cezire’nin yayınladığı son video konusuna ilişkin önemli gelişmeler oldu. Britanyalı emlakçı Toni K özgür Mağusa bölgesinde bulundu ve ifadesi alındı. Bunun sonucunda soruşturmanın genişletilmesinin yolu açılmış oldu.
Filelefteros’a ulaşan bilgilere göre Polis Komutanlığı Britanyalı polis emeklisi emlakçının konu hakkında kilit kişi olduğunu düşünüyor. Emlakçı videoda konuşurken yürüttüğü meselelere birilerinin müdahale ettiğini ima ediyor. Britanyalıdan alınan iki ifadeden hemen sonra ifade ekibi Başsavcı Yorgos Savidis’i bilgi vermek ve komutlar almak üzere ziyaret etti. Yorgos Savidis ekibi dinledikten sonra soruşturmanın hızlı ve metodlu bir şekilde devamı için gerekli emirleri verdi.